SAKLI PAY NEDİR?
Mirasbırakan kural olarak sahip olduğu malvarlığı üzerinde serbestçe tasarrufta bulunabilir. Yasal mirasçılar kural olarak bunu engelleyemezler. Ancak kanun koyucu bazı mirasçıların mirasbırakan ile arasındaki kuvvetli bağ nedeniyle haklarının asgari düzeyde korunması gerektiğini düşünmüş ve mirasbırakanın kendi malvarlığı üzerindeki tasarruf yetkisini belirli bir oranda kısıtlamıştır. Mirasbırakanın kendi malvarlığındaki tasarruf edemediği bu kısma miras hukukunda “Saklı pay” denilmektedir.
Türk Medeni Kanunun 505. Maddesinde “tasarruf edilebilir kısım” başlığı altındaki düzenlemeye göre: “Mirasçı olarak altsoyu, ana ve babası veya eşi bulunan miras bırakan, mirasının saklı paylar dışında kalan kısmında ölüme bağlı tasarrufta bulunabilir” denilmiştir. Aynı kanunun 506. Maddesinde ise saklı paylı mirasçılar ve saklı pay oranları belirtilmiştir.
SAKLI PAYLI MİRASÇILAR KİMLERDİR?
Murisin yasal mirasçılarının kimler olduğunu “Yasal Mirasçılar ve Miras Payı Oranları” isimli yazımızda açıklamıştık. Kanun koyucu bu yasal mirasçılardan bazılarının haklarını daha da kuvvetlendirmiş ve bu kişileri saklı paylı mirasçı olarak nitelemiştir. Türk Medeni Kanunun 506. Maddesindeki düzenlemeye göre saklı paylı mirasçılar:
- Altsoy
- Anne ve Baba
- Sağ kalan eş
Bu düzenlemeden de anlaşıldığı üzere yasal mirasçıların sadece belirli bir kısmı saklı paylı mirasçı olarak kabul edilmiştir. Başka bir deyişle Türk Medeni Kanununun 506. Maddesinde sayılan kişiler haricinde Kardeş, amca, dayı, Büyükanne, büyükbaba gibi normalde yasal mirasçı olabilecek kişilerin saklı payı bulunmamaktadır.
Bu vesileyle ifade etmek gerekir ki her saklı paylı mirasçı aynı zamanda bir yasal mirasçıdır ancak her yasal mirasçı bir saklı paylı mirasçı değildir.
SAKLI PAYIN ÖNEMİ NEDİR?
Yukarıda açıklandığı üzere saklı pay hükümleri mirasbırakanın tasarruf hak ve yetkisini sınırlandırdığı için bu düzenlemelere aykırı olarak gerçekleştirilen işlemler yani saklı paylı mirasçının saklı payını ihlal eden işlemler için dava açılması ve bu işlemlerin iptal edilmesi mümkün olabilecektir.
Bu açıklamaya örnek vermek gerekirse;
- Vefat eden anne veya babanın ölmeden önce düzenlediği vasiyetname ile tüm malvarlığını çocuklarından bir tanesine bırakması,
- Vefat eden anne veya babanın ölmeden önce düzenlediği vasiyetname ile malvarlığının önemli bir kısmını yasal mirasçılar haricinde 3. Bir kişi veya kuruma bırakması,
- Vefat eden kişinin vefat etmeden kısa bir süre önce adet üzerine verilen hediyeler dışında önemli bağışlamalar yapması,
- Vefat eden kişinin vefat etmeden önce saklı paylı mirasçının mirastan pay almasını engellemek amacıyla bazı işlemler yapması
Gibi durumlarda saklı payı ihlal edilen kişi bu tasarrufların saklı payı oranında iptali için dava açabilecektir. Halbuki saklı payı olmayan ancak yasal mirasçı olan kişi “Ben yasal mirasçıyım benim yasal miras payım ihlal edildi” diyerek tenkis davası açamayacaktır.
Örnek vermek gerekirse mirasbırakan A’nın malvarlığı olarak sadece bankada 100.000 TL nakit parası bulunsun. A, Vefat etmeden önce düzenlendiği vasiyetname ile bu paranın tamamını en sevdiği arkadaşı Z ‘ye vasiyet etmiş olsun. Saklı paylı mirasçılar E, C ve D bu tasarrufun TAMAMI İÇİN DEĞİL saklı payları oranında iptali için tenkis davası açabileceklerdir. Şimdi saklı pay oranlarına değinelim.
SAKLI PAY ORANI NEDİR?
Saklı paylı mirasçı ve saklı pay oranı Türk Medeni Kanununun 506. Maddesinde düzenlenmiştir. Bu düzenlemeye göre:
- Altsoy için yasal miras payının yarısı
- Anne ve Babadan her biri için yasal miras payının dörtte biri,
- Sağ kalan eş için, altsoy veya ana ve baba zümresiyle birlikte mirasçı olması hâlinde yasal miras payının tamamı, diğer hâllerde yasal miras payının dörtte üçü.
Saklı pay olarak düzenlenmiştir.
SAKLI PAY ORANI NASIL HESAPLANIR?
Türk Medeni Kanununun 506. Maddesindeki düzenlemeden de anlaşıldığı saklı paylı mirasçının payı hesaplanırken öncelikle yasal miras payının ne olduğu bilinmeli ve buna göre 506. Madde yorumlanarak saklı pay hesaplanmalıdır. Yasal mirasçılar ve yasal miras payı Türk Medeni Kanununun 495 ve devamındaki maddelerde düzenlenmiş olup ayrıca “Yasal Mirasçılar ve Miras Payı Oranları” isimli yazımızda ayrıntılı açıklamalar yapılmıştır.
ÇOCUKLARIN (ALTSOYUN) YASAL MİRAS PAYI ORANI
Saklı payın tespiti için öncelikle yasal miras payını tespit edelim. Mirasbırakanın en önemli mirasçıları altsoyu yani çocuklarıdır. Burada altsoy kavramının kullanılmasının nedeni çocuklardan herhangi birinin vefat etmesi durumunda vefat eden kişinin çocuklarının vefat eden kişinin yerini almasıdır. Çocukların yasal miras payı anne sağ ise mirasın dörtte üçü (3/4), eğer anne sağ değil ise tamamıdır. Bu miras birden fazla çocuk varsa eşit olarak paylaştırılır (TMK 495/2).
Örneğin baba öldü ve geriye mirasçı olarak anne ile 2 çocuğu kaldı diyelim. Burada miras hakkı anne (1/4), 1. Çocuk (3/8) 2. Çocuk (3/8) şeklinde paylaştırılacaktır.
ÇOCUKLARIN SAKLI PAY ORANI NEDİR?
Çocukların Saklı pay oranı Türk Medeni Kanununun 495 ve 506 maddeleri uyarınca tespit edilir. Yukarıda açıklandığı üzere Türk Medeni Kanunu 506. Maddesine göre çocukların saklı pay oranı yasal miras payının yarısıdır. Bu hükümden de anlaşıldığı üzere öncelikle çocukların yasal miras payı oranı tespit edilir ve akabinde bu oranın yarısı çocukların saklı payı olarak kabul edilir.
Türk Medeni Kanunu 495. Maddesine göre Çocukların yasal miras payı anne sağ ise mirasın dörtte üçü (3/4), eğer anne sağ değil ise tamamıdır. Sonuç olarak çocukların saklı pay oranı 495. Madde kapsamında tespit edilen oranın yarısıdır. Yani anne ile birlikte mirasçı olan çocuklar varsa bunların yasal miras payı ¾ saklı pay oranı 3/8 olacaktır.
SAĞ KALAN EŞİN YASAL MİRAS PAYI ORANI
Sağ kalan eş yasal miras payı hesaplamasında kullanılan zümre sisteminin dışarısında olup bu zümredeki kişilerle birlikte ayrıca değerlendirilmesi gerekmektedir. Sağ kalan eşin mirasçılık hakkı Türk Medeni Kanununun 499. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre;
- Mirasbırakanın altsoyu (çocukları) ile mirasçı olan eş, mirasın dörtte birine (1/4);
- Mirasbırakanın ana ve baba zümresi ile mirasçı olan eş, mirasın yarısına (1/2);
- Mirasbırakanın büyük ana ve büyük babaları ve onların çocukları ile mirasçı olan eş, mirasın dörtte üçüne (3/4) hak kazanır;
- Yasal mirasçı olarak zümre sisteminde sayılanlardan hiç kimse bulunmuyor ise sağ kalan eş mirasın tamamına hak kazanır.
Bununla birlikte boşanan eşlerin birbirine mirasçı olma durumlarının sona ermesi nedeniyle saklı pay sahibi olamayacaklarını da hatırlatmamız gerekir. Boşanma davası devam ederken vefat olayın gerçekleşmesi durumunda ise normal şartlarda sağ kalan eş hem yasal mirasçı hem de saklı paylı mirasçı olacaktır fakat boşanma sürecinde sağ kalan eş kusurlu ise ve ölenin mirasçıları boşanmada davasına bu nedenle devam ederek kusuru ispatlar ise sağ kalan eşin mirasçılık hakkı ortadan kaldırılabilir. Bununla birlikte sağ kalan eşin mal rejiminden kaynaklı katılma alacağı olabileceğini de unutmamak gerekir. Eğer eşin katılma alacağı var ise miras konusu mallarda alabileceği pay oranı %62,5’ e kadar çıkabilir. Bu durumun bir miras avukatı tarafından değerlendirilmesi gerekir.
SAĞ KALAN EŞİN SAKLI PAY ORANI NEDİR?
Sağ kalan eşin saklı pay oranı Türk Medeni Kanununun 499 ve 506 maddeleri uyarınca tespit edilir. Yukarıda açıklandığı üzere Türk Medeni Kanunu 506. Maddesine göre Sağ kalan eşin saklı pay oranı; altsoy veya ana ve baba zümresiyle birlikte mirasçı olması hâlinde yasal miras payının tamamı, diğer hâllerde yasal miras payının dörtte üçüdür.
Hükümden de anlaşıldığı üzere sağ kalan eşin saklı pay oranının tespiti için öncelikle sağ kalan eşin yasal miras payı tespit edilmelidir. Sağ kalan eşin yasal miras payı oranı Türk Medeni Kanununun 499. Maddesinde düzenlenmiş ve az yukarıda açıklanmıştır. Sonuç olarak eşin saklı pay oranı 499. Madde kapsamında tespit edilen orana göre bu oranın tamamı veya dörtte üçüdür. Örneğin eş ve bir çocuk hayatta ise eşin yasal miras payı ¼ ve yukarıdaki açıklamalar ışığında eşin saklı pay oranı da ¼ olacaktır.
ÖRNEK SAKLI PAY ORANI HESAPLAMASI
Yasal miras paylarına kısaca değindiğimize göre artık Saklı pay hesaplamasına geçebiliriz. Bu bilgiler ışığında örnek bir hesaplama yapalım. Vefat eden murisin geriye eşi E ve çocukları A ile B kalmış olsun.

Türk Medeni Kanunu 495 ve devamı maddelerine göre YASAL MİRAS PAYLARI:
- E’nin yasal miras payı 1/4,
- A’nın yasal miras payı 3/8
- B’nin yasal miras payı 3/8 olacaktır.
Bu kişiler Türk Medeni Kanununun 506. Maddesinde sayılan saklı paylı mirasçılardan oldukları için Türk Medeni Kanunu 506. maddesine göre SAKLI PAY ORANLARI:
- E’nin saklı pay oranı 1/4, (Altsoyla birlikte mirasçı olduğu için yasal miras payını tamamı)
- A’nın saklı pay oranı 3/16 (Yasal miras payının yarısı)
- B’nin saklı pay oranı 3/16 (Yasal miras payının yarısı)
Şeklinde olacaktır.
MİRASBIRAKANIN TASARRUF ORANI NEDİR?
Türk Medeni Kanunun 505. Maddesindeki düzenleme kapsamında mirasbırakan, mirasının saklı pay oranı dışında kalan kısmında tasarruf hak ve yetkisini dilediği gibi kullanabilir. Bu kısma mirasbırakanın tasarruf oranı denir.
Yukarıdaki örnek üzerinden hesaplama yapılacak olursa saklı paylı mirasçıların toplam saklı payı 10/16 olacaktır (1/4+3/16+3/16 = 10/16). Yani vefat eden A, mirasının 10/16’lık kısmında tasarruf edemeyecektir. Eğer ki tasarruf ederse saklı paylı mirasçılar bu konuda dava açarak işlemlerin saklı payları oranında iptalini sağlayabileceklerdir. Dolayısıyla saklı pay dışındaki 6/16’lık kısım mirasbırakanın tasarruf oranıdır.
Bu hesaplama üzerinden örnek vermek gerekirse Mirasbırakan A’nın malvarlığı olarak sadece bankada 100.000 TL nakit parası bulunsun. A, Vefat etmeden önce düzenlendiği vasiyetname ile bu paranın 4/16 sını yani 25.000 TL’sini en yakın arkadaşı Z’ye vasiyet etmiş olsun. Bu durumda mirasbırakan A’nın yaptığı tasarruf işlemi saklı paylı mirasçıların saklı pay oranını ihlal etmediğinden başka bir deyişle mirasbırakanın 6/16 oranındaki tasarruf oranı içerisinde kaldığından dolayı saklı pay ihlali gerekçesiyle tenkis davası açılamayacaktır. Ancak mirasbırakan A vasiyetname ile bu paranın 8/16 sına denk gelen 50.000 TL’sini bağışlamış olsaydı bu durumda saklı payı aşan 2/16 tutarındaki 6.250 TL’nin tenkis davası ile iptali sağlanabilecektir.
SAKLI PAYI İPTAL ETMEK MÜMKÜN MÜ?
Her ne kadar kanun koyucu bazı yasal mirasçılara saklı pay vererek onları mirasbırakan karşısında korumak istemiş ise de bu koruma mutlak değildir. Nitekim mirasbırakanın haklarının da korunması önemlidir. Özellikle saklı paylı mirasçının, mirasbırakana veya mirasbırakanın yakınlarından birine karşı ağır bir suç işlemesi gibi mirasçılıktan çıkarma şartları oluşması durumunda mirasbırakanın iradesine üstünlük tanınması gerektiği kanun koyucu tarafından açıkça belirtilmiştir.
Türk Medeni Kanunu 510. maddesine göre: “Aşağıdaki durumlarda mirasbırakan, ölüme bağlı bir tasarrufla saklı paylı mirasçısını mirasçılıktan çıkarabilir:
1. Mirasçı, mirasbırakana veya mirasbırakanın yakınlarından birine karşı ağır bir suç işlemişse,
2. Mirasçı, mirasbırakana veya mirasbırakanın ailesi üyelerine karşı aile hukukundan doğan yükümlülüklerini önemli ölçüde yerine getirmemişse.
Yine Türk Medeni Kanunu 527 ve 528. Maddeler kapsamında yapılacak olan miras sözleşmesi veya mirastan feragat sözleşmesi ile saklı pay ortadan kaldırılabilir.
KARDEŞİN SAKLI PAYI VAR MIDIR?
Kardeş, Türk Medeni Kanunu 496/2 maddesi kapsamında yasal mirasçıdır ancak kardeş, saklı paylı mirasçı değildir. Saklı paylı mirasçılar bu kanunun 506. Maddesinde tek tek sayılmıştır. Kardeşin, bu kanunun önceki halinde saklı paylı mirasçı olarak düzenlenmesi nedeniyle bazen kafa karışıklığına neden olduğu görülmektedir. Ancak 10 Mayıs 2007 tarihinde yapılan kanun değişikliği ile kardeşin saklı paylı mirasçı olduğuna ilişkin düzenleme kanun metninden çıkarılmıştır.
SAKLI PAY SAHİBİNİN AÇABİLECEĞİ TENKİS DAVASI
Yukarıda saklı payın önemi kısmında açıklandığı üzere saklı payı ihlal edilen saklı pay sahibi, kanundaki diğer şartlar da oluşmuş ise mirasbırakanın yaptığı bu kanuna aykırı işlemlerin saklı payı oranında iptali için dava açabilecektir. Açılacak olan bu davaya Miras Hukukunda Tenkis Davası denilmektedir.
Miras hukukunda Tenkis davası, Saklı paylı mirasçının saklı payının ihlal edildiğini öğrenmesinden itibaren 1 yıl içerisinde ve her halükarda mirasın açılma tarihinden itibaren 10 yıl içerisinde açılmalıdır. Bu dava miras bırakanın son yerleşim yerinde bulunan Asliye Hukuk Mahkemesinde açılır. Bu dava genellikle muris muvazaası nedeniyle tapu iptali davası (mirastan mal kaçırma davası) ile birlikte terditli olarak açılmaktadır. Anacak ayrı ayrı da açılması mümkündür. Nitelikli ve kapsamlı bir dava olduğu için ayrı bir yazının konusunu oluşturmaktadır.
VASİYETNAME İLE SAKLI PAY İHLALİ
Vasiyetname ile saklı pay ihlali yapılması durumunda saklı pay sahibi mirasçılar veraset ilamı aldıktan sonra saklı paylarının ihlalini öğrendikten sonra 1 yıl içerisinde ve her halükarda mirasın açılma tarihinden itibaren 10 yıl içerisinde tenkis davası açarak vasiyetname ile yapılan tasarrufun saklı pay oranında iptalini sağlayabilirler. Yani vasiyetnamenin tümden iptali sebepleri yoksa saklı paylı mirasçılar vasiyetnamenin saklı pay oranında iptali için dava açabilirler.
MİRASIN REDDİ DURUMUNDA SAKLI PAY
Saklı paylı mirasçı 3 aylık yasal süre içerisinde reddi miras yapmış ise bu durumda saklı payından da vazgeçmiş sayılır. Bu nedenle mirası reddeden mirasçının saklı payı yoktur.
SIKÇA SORULAN SORULAR
SAKLI PAY ORANI NE DEMEK?
Kanun koyucu yasal mirasçıları belirledikten sonra bu yasal mirasçılar arasından bazılarının haklarının daha sıkı şekilde korunması düşüncesiyle mirasbırakan kişinin kendi malvarlığı üzerinde bir takım kısıtlamalar yapması üzerine saklı pay kavramı ortaya çıkmıştır. Mirasbırakan kendi iradesi ile yasal miras payını ortadan kaldırabilirken istisnai haller haricinde saklı pay oranına müdahele edemez. Ederse tenkis davası ile tasarruflar iptal edilebilir. Türk Medeni Kanunun 506. Maddesindeki düzenleme kapsamında saklı paylı mirasçılar: Altsoy (çocukları veya torunlar), Anne/Baba ve sağ kalan eş olarak belirlenmiştir.
SAKLI PAY KALTI MI?
Saklı pay düzenlemesi Türk Medeni Kanunu 505 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş olup halen derdest durumdadır. Ancak saklı pay oranı kanun değişikliği ile bazı kişilerin saklı payı ortadan kaldırılmıştır. 10 Mayıs 2007 tarihinde yapılan kanun değişikliği ile kardeşin saklı paylı mirasçı olduğuna ilişkin düzenleme kanun metninden çıkarılmıştır. Ancak altsoy (çocukları veya torunlar), Anne/Baba ve sağ kalan eş halen saklı paylı mirasçıdır.
MİRASTA SAKLI PAY NASIL ALINIR?
Saklı pay oranı ihlal edilen saklı paylı mirasçı, ancak tenkis davası açarak saklı payını alabilir. Aksi takdirde bu hakkını alamaz. Bu davanın 1 ve 10 yıllık hak düşürücü süreye tabi olduğunu hatırlatmak isteriz.
SAKLI PAY DAVASI NEDİR?
Saklı pay davası, saklı payı ihlal edilen saklı paylı mirasçıların, lehine kazandırma yapılan kişilere karşı açtığı tenkis davasını ifade eder.
SAKLI PAY DAVASI KİME KARŞI AÇILIR?
Saklı pay davası, hukuki ismiyle tenkis davası, lehine kazandırma yapılan kişi ya da kişilere karşı açılır. Örneğin vefat eden baba vasiyetname ile büyük oğluna tüm malvarlığını bağışlamış ise bu durumda saklı payı ihlal edilen diğer çocuklar, vasiyetnamenin saklı pay oranında iptali için saklı pay sahibi büyük ağabeye karşı 1 ve 10 yıllık hak düşürücü süre içerisinde tenkis davası açabilirler.
SAMSUN MİRAS DAVASI AVUKATI İLETİŞİM
Samsun bölgesi (Vezirköprü, Havza, Kavak, Ladik, Bafra, Çarşamba, Terme, Alaçam, Atakum, İlkadım, Canik.......) başta olmak üzere Türkiye genelinde avukatlık ve danışmanlık hizmeti vermekteyiz. Bu kapsamda Samsun Miras Avukatı hizmeti almak için bizi arayabilir, Whatsapp üzerinden mesaj atabilir veya Avukata Sor bölümünden bizimle iletişime geçebilirsiniz
İLGİLİ YAZILAR
♦ Yasal Mirasçılar ve Miras Payı Oranı
♦ Mirastan Mal Kaçırma ve Miras Paylaşım Davaları