ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİ DAVASI

Paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu olan taşınır veya taşınmaz mallarda genellikle paydaşların kendi arasında anlaşamamaları halinde bazen de elbirliği mülkiyeti olan taşınmazlarda alacaklının borcun tahsili için icra mahkemesinden satış yetkisi alması gibi özel durumlarda açılan ve bu malların aynen taksim yapılarak paylaşılması veya mahkemece ihale yoluyla açık artırma ile satılarak satış bedelinin hissedarlar arasında paylaştırılması amaçlanan davaya İzale-i Şüyu davası (Ortaklığın Giderilmesi davası) denir.

Bu davanın açılabilmesi için asgari bir hisse miktarı veya hissedar sayısı yoktur. Hisse miktarı ne olursa olsun her hissedar tek başına veya diğer hissedarlarla birlikte bu davayı açabilir. Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu bu davada taşınır veya taşınmaz malların satış suretiyle ortaklığın giderilmesi yönünde karar verilmesi üzerine satış süreci başlar.

Ortaklığın giderilmesi dava süreci ve satış süreci son derece kapsamlı konular olduğu için farklı yazılarımızda ayrıntılı olarak incelenmiştir. Bu yazımızda Ortaklığın Giderilmesi Davasındaki Avukatlık Ücreti konusunu inceleyeceğiz ve iki adet word formatında Avukatlık Ücret Sözleşmesi paylaşacağız. Dolayısıyla ortaklığın giderilmesi davası ve masrafları hakkında ayrıntılı bilgi almak için “Ortaklığın Giderilmesi Davası (İzale-i Şüyu davası)” adlı yazımızı inceleyebilirsiniz. Ortaklığın giderilmesi davası satış süreci ve masrafları konusunda ayrıntılı bilgi almak için ise İzale-i Şüyu davası satış memurluğu süreci isimli yazımızı inceleyebilirsiniz.

ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİ DAVASINDA AVUKATLIK ÜCRETİ

Ortaklığın giderilmesi davası kendine özgü özellikleri olan bir dava olduğu için bazen vatandaşlar tarafından bazen de avukat meslektaşlarımız tarafından avukatlık ücreti konusunda soru işaretleri oluşabilmektedir. Bu yazımızda dava aşamasındaki avukatlık ücreti ve satış aşamasındaki avukatlık ücreti olmak üzere gündeme gelecek olan Avukatlık ücretlerinin tamamını inceleyecek ve Ortaklığın Giderilmesi Davası için avukatlık ücret sözleşmesi örneği paylaşacağız.

1- Ortaklığın Giderilmesi Davasında Akdi Vekalet Ücreti

Avukatlık ücreti denildiğinde ilk akla gelmesi gereken ücret akdi vekalet ücretidir. Nitekim Avukat, vekil edenin hukuki bir işini yapması karşılığında davayı kazansa da kaybetse de bir ücrete hak kazanacaktır. Avukatın ücreti sonuca bağlı değildir. Bu avukatlık ücreti davanın başında nakit veya vadeli ödeme şeklinde maktu olarak kararlaştırılabilir. Ayrıca davanın sonunda satıştan hissedara düşecek bedel üzerinden yüzdelik ücret sözleşmesi şeklinde de yapılabilir.

Bu avukatlık ücretinden sorumlu olan kişiler vekil eden yani Avukata vekalet vererek özel avukat tutan kişilerdir. Bu avukatlık ücreti dava sonunda hissedarlara paylaştırılmaz. Bu nedenle yükü azaltmak adına birden çok hissedar bir araya gelerek tek bir avukata vekaletname verebilir ve avukatlık ücretini birlikte ödeyebilirler. En çok uyuşmazlık bu ücret konusunda olduğu için konuyu aşağıda ayrıntılı olarak inceleyeceğiz.

2- Ortaklığın Giderilmesi Davasında İlam Vekalet Ücreti (Karşı Vekalet Ücreti)

İzale-i şüyu davasında karşı vekalet ücreti veya ilam vekalet ücreti Avukatın hak ettiği bir diğer Avukatlık ücretidir. İlam vekaleti ücreti özetle; -normal şartlarda- kısmen veya tamamen haksız çıkan tarafın diğer taraf vekiline ödemek zorunda olduğu avukatlık ücretini ifade eder. Ancak ortaklığın giderilmesi davasının kendine has özelliği gereği davanın kabulü halinde hem davacı vekili hem de davalı vekili lehine ilam vekalet ücretine hükmedilir. Hatta birden fazla davalı olduğunda bu davalılar kendilerini farklı vekille temsil ediyorsalar bu durumda her vekil için ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilir.

Bu Avukatlık ücretinden tüm hissedarlar payları oranında sorumludur. Satış memurluğundaki paraların paylaştırılması aşamasında, satış memuru, hissedarların payı oranında kesinti yaparak bu avukatlık ücretini ilgili avukata ya da avukatlara öder.

İzale-i şüyu davası ilam vekalet ücreti Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin İkinci Kısım, Birinci Bölümünde “Ortaklığın Giderilmesi ve taksim davaları ücreti” satırında maktu olarak belirlenmiştir. Başka bir deyişle ortaklığın giderilmesi davası ilam vekalet ücreti nispi değil maktu olarak belirlenmektedir.

İlam vekalet ücreti her zaman hak kazanılabilen bir ücret olmadığı için Avukatın sadece bu ücret üzerinden iş alması hem yasal olarak hem de etik olarak doğru değildir.

Ortaklığın giderilmesi davasında dava süreci ve satış memurluğu süreci bir bütün olarak değerlendirildiği için ortaklığın giderilmesi davasındaki ilam vekalet ücreti ayrı bir icra takibine konu edilemez (Yargıtay 12. H.D. 22.2.1977 Tarih, 1436 Esas ve 1874 Karar). Dava kesinleştikten sonra yürütülen satış memurluğu sürecinde paraların paylaştırılması aşamasında satış memuru tarafından resen dikkate alınır ve ilgili avukata ödenir. Paraların paylaştırılması aşamasında Avukatın yazılı bir dilekçe ile hesap numarasını satış memuruna bildirmesi yeterlidir. Böyle bir başvuru yoksa satış memuru avukatın UYAP sisteminde kayıtlı olan hesabına ödeme yapacaktır.

3- Ortaklığın Giderilmesi Davasında Satış Vekalet Ücreti

Satış vekalet ücreti ortaklığın giderilmesi davasına has bir avukatlık ücretidir. Satış memurluğu sürecinde kendisini vekille temsil ettiren hissedarlar lehine tahakkuk eder.

Bu Avukatlık ücretinden tüm hissedarlar payları oranında sorumludur. Satış memurluğundaki paraların paylaştırılması aşamasında, satış memuru, hissedarların payı oranında kesinti yaparak bu avukatlık ücretini ilgili avukata ya da avukatlara öder.

İzale-i şüyu davası satış vekalet ücreti Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin İkinci Kısım, Birinci Bölümünde “Ortaklığın Giderilmesi için satış memurluğunda yapılacak işlerin takibi için ödenecek ücret” satırında maktu olarak belirlenmiştir. Başka bir deyişle ortaklığın giderilmesi davası satış vekalet ücreti nispi değil maktu olarak belirlenmektedir.

Vekilin bu ücrete hak kazanması için davacı veya davalı olması önemli değildir. Farklı hissedarlardan farklı vekille temsil edilen her biri lehine ayrı ayrı satış vekalet ücreti hükmedilir. Paraların paylaştırılması aşamasında satış memuru tarafından resen dikkate alınır ve ilgili avukata ödenir. Paraların paylaştırılması aşamasında Avukatın yazılı bir dilekçe ile hesap numarasını satış memuruna bildirmesi yeterlidir. Böyle bir başvuru yoksa satış memuru avukatın UYAP sisteminde kayıtlı olan hesabına ödeme yapacaktır.

ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİ DAVASINDA AKDİ (SÖZLEŞMESEL) VEKÂLET ÜCRETİ

Ortaklığın Giderilmesi davasında ilam vekalet ücreti ve satış vekalet ücreti maktu olarak mahkemece ve satış memurluğunca belirlendiği ve hissedarlara ödeme yapılmadan önce onların paylarından kesilerek doğrudan avukata ödendiği için pek fazla sorun yaşanmaz. Ancak dava devam ederken sulh, feragat veya azil gibi durumların olması ya da akdi vekalet ücreti için yazılı sözleşme olmaması gibi durumlarda birçok sorun yaşandığı için ayrı bir başlıkta incelemekte fayda var. Uygulamada Avukat meslektaşlarımızın veya müvekkillerin bu konuda sıkça karşılaştığı sorunları her iki taraf açısından da değerlendirmeye çalışacağız.

Ortaklığın Giderilmesi Davasında Avukatlık Ücreti Nasıl Belirlenir?

Her davada olduğu gibi Avukatın ücret belirlerken Avukatlık Asgari Ücret Tarifesindeki asgari ücretlere dikkat etmesi gerekir. Bu tarifenin altında ücret kararlaştırılamaz. Bu tarifeye göre Ortaklığın Giderilmesi davasında avukatlık ücreti davanın başında peşin veya vadeli şekilde maktu bir ücret olarak veya satış sonrasında hissedarın payına düşen kısma göre yüzdelik ücret sözleşmesi şeklinde belirlenebilir.

Avukatlık ücreti nasıl belirlenir sorusuna gelirsek, Maktu bir Avukatlık ücreti belirlenirken Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre bir alt sınır vardır ancak üst sınır yoktur. Alt sınıra uymak şartıyla her avukat davanın kapsamına göre ve bu davaya harcayacağı kendi emek ve mesaisine göre bir ücret belirler. Bu ücret davanın başında peşin olarak ödenebileceği gibi taksitli bir şekilde belirli bir vadede de ödenebilir. Bu tamamen tarafların çalışma şekline ve anlaşmalarına bağlıdır. Yüzdelik ücret sözleşmesi belirlenirken de aynı kriterler geçerlidir. Ancak yüzdelik ücret sözleşmesinde maktu ücretten farklı olarak üst sınır bulunmaktadır; Yüzdelik Ücret sözleşmesinde Avukatlık Kanunu 164/2 maddesi uyarınca en fazla % 25 oranında anlaşma yapılabilir.

Ortaklığın Giderilmesi Davasında Akdi vekalet ücretini kim öder?

Yukarıda açıkladığımız üzere özel avukat tutan kişilerin Avukatlarına ödedikleri veya ödeyecekleri bedele akdi (sözleşmesel) Avukatlık ücreti denir. Bu ücretten özel avukat tutan hissedar veya hissedarlar sorumludur. Avukata ödenen bu ücret, kural olarak dava olumlu da sonuçlansa olumsuz da sonuçlansa karşı taraftan geri alınamaz.

Avukatlık ücreti için sözleşme yapılması zorunlu mudur?

Türk Borçlar Kanunu’nda ve diğer yasal mevzuatta yazılı şekilde yapılması gereken sözleşmeler açıkça belirtilmiştir. Bu şekilde bir düzenleme olmadığı sürece sözleşmelerin sözlü olarak yapılması da hukukumuzda geçerli olarak kabul edilmektedir. Avukatlık ücret sözleşmesi de yazılı olarak yapılması zorunlu olmayan bir sözleşmedir. Bu nedenle taraflar yazılı bir sözleşme yapmadan Avukata vekaletname verdiklerinde ve Avukat, vekil edenler adına bir takım hukuki işlemler yaptığında ücrete hak kazanacaktır. Ancak yazılı sözleşme olmadığında ücret konusunda ihtilaf çıkma ihtimali de kuvvetle muhtemeldir. Bu nedenle mümkün olduğunca yazılı ücret sözleşmesi yapılmasını tavsiye etmekteyiz.

Ortaklığın Giderilmesi Davasında yüzdelik olarak yapılan Avukatlık Ücret Sözleşmesi Geçerli midir?

Ortaklığın Giderilmesi davasında avukatlık ücretinin yüzdelik olarak belirlenmesi yani Avukatlık ücretinin satış sonrasında vekil eden hissedarın payına düşecek bedel üzerinden belirli bir yüzde olarak belirlenmesi hukuken geçerli bir sözleşmedir. Bu sözleşme yapılırken Yüzdelik ücret sözleşmesinin yazılı olmasına ve yüzdelik kısımların Avukatlık Asgari Ücret Tarifesindeki sınırlara uygun olmasına dikkat edilmelidir.

Avukat meslektaşlarımızın bu konuda sorun yaşadığı kısım hem Avukatlık ücretini yüzdelik olarak belirlemiş oldukları hem de yazılı bir sözleşme yapmadıkları durumdur. Bu tarz durumlarda ücret konusunda ihtilaf yaşanması ve avukatın müvekkiline vekalet ücreti için dava açması durumunda mahkemeler ortaklığın giderilmesi davasının para ile ölçülemeyen davalar kapsamında olduğunu ve aksine bir kabul veya yazılı bir sözleşme de olmadığı için Avukatın ancak tarifede yazılı maktu ücrete hak kazanabileceği yönünde karar vermektedirler. Bu nedenle yüzdelik ücret sözleşmesinin yazılı şekilde yapılmasına dikkat etmek gerekir.

Bu konuda Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 06.06.2023 tarih, 2022/5823 Esas ve 2023/1777 Karar sayılı kararında: “Davacı avukat ile vasi ve davalılar murisi arasında 16.01.2015 tarihli avukatlık ücret sözleşmesinin düzenlendiği, davaların veya icra dosyalarının sonuçlandığı tarih itibariyle gayrimenkullerin rayiç bedeli veya dava dosya sonucunun ulaştığı meblağ üzerinden KDV hariç % 15'inin avukata vekalet ücreti olarak ödeneceğinin kararlaştırıldığı, davacı avukatın davayı takip ettiği sırada haksız olarak azledildiği anlaşılmaktadır. Kural olarak izale-i şüyu davalarında avukat ancak tarifeye göre maktu vekalet ücreti isteme hakkına sahip ise de, taraflar arasında Avukatlık Kanunu hükümlerine uygun ücret konusunda yazılı sözleşme bulunması halinde sözleşmedeki düzenlemeye itibar edilmesi zorunludur. Bu itibarla imzası davalı tarafça inkâr edilmeyen yazılı sözleşmede yer alan düzenlemelerin davalıyı bağlayacağı kabul edilmelidir. Hükme esas alınan bilirkişi raporu dosya kapsamına uygun olup taraflar arasında düzenlenen sözleşmeye göre de hesaplama yapılmış olduğundan davalılar vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.” Denilmektedir.

Ortaklığın Giderilmesi Davasında dava konusu malların bir kısmının Avukata ait olacağı şekilde yapılan Avukatlık Ücret Sözleşmesi Geçerli midir?

Avukatlık Kanununun “Çekişmeli Hakları Edinme Yasağı” başlıklı 47. Maddesinde: “Avukat el koyduğu işlere ait çekişmeli hakları edinmekten veya bunların edinilmesine aracılıktan yasaklıdır.” Denilmektedir.

Yine Avukatlık Kanununun “Avukatlık Ücreti” başlıklı 164. Maddesinde: “Yüzde yirmi beşi aşmamak üzere, dava veya hükmolunacak şeyin değeri yahut paranın belli bir yüzdesi avukatlık ücreti olarak kararlaştırılabilir. İkinci fıkraya göre yapılacak sözleşmeler, dava konusu para dışındaki mal ve haklardan bir kısmının aynen avukata ait olacağı hükmünü taşıyamaz” denilmektedir.

Bu hükümlerden de anlaşıldığı üzere Avukatın ortaklığın giderilmesi davasında dava konusu taşınır ve taşınmazların bir kısmının kendisine ait olacağı şeklinde ücret sözleşmesi yapması yasal değildir. Ücret konusunda bir ihtilaf çıkması durumunda Avukat ancak karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesindeki Maktu ücrete hak kazanabilir.

Ortaklığın Giderilmesi Davasında Avukatlık Ücret Sözleşmesi yoksa Avukatlık Ücreti Nasıl Belirlenir?

İzalei Şüyu davasında avukatlık ücret sözleşmesi yoksa ve ücret konusunda ihtilaf yaşanırsa ortaklığın giderilmesi davası değeri para ile ölçülemeyen dava ve iş olarak kabul edilir ve Avukat kararın verildiği tarihteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesindeki maktu ücrete hak kazanır.

Nitekim bu konuda Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 21.10.2020 tarih, 2020/7166 Esas ve 2020/5971 Karar sayılı kararında: “1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 164. Maddesinin dördüncü fıkrasında "Avukatlık ücretinin kararlaştırılmamış olduğu veya taraflar arasında yazılı ücret sözleşmesinin bulunmadığı yahut ücret sözleşmesinin belirgin olmadığı veya tartışmalı olduğu veya ücret sözleşmesinin ücrete ilişkin hükmünün geçersiz sayıldığı hallerde, değeri para ile ölçülebilen dava ve işlerde asgari ücret tarifelerinin altında olmamak koşuluyla ücret itirazlarının incelemeye yetkili merci tarafından davanın kazanılan bölümü için avukatın emeğine göre ilamın kesinleştiği tarihteki müddeabihin değerinin yüzde onu ile yüzde yirmisi arasındaki bir miktar avukatlık ücreti olarak belirlenir. Değeri para ile ölçülemeyen dava ve işlerde ise avukatlık asgari ücret tarifesi uygulanır." hükmü düzenlenmiştir. Ortaklığın giderilmesi davaları, paylı mülkiyet veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz mallarda ortaklar arasında mevcut birlikte mülkiyet ilişkisini sona erdirip ferdi mülkiyete geçmeyi sağlayan, iki taraflı, tarafları için benzer sonuçlar doğuran davalar olup, sonuçta kazanan ve kaybeden taraftan söz edilemeyeceğinden, taraflar arasında ayrıca yapılmış bir avukatlık ücret sözleşmesi de bulunmuyorsa, kararın verildiği tarihteki Avukatlık Ücret Tarifesi hükümleri uyarınca maktu vekalet ücreti takdiri gerekir.” Denilmiştir.

Davadan feragat halinde akdi Avukatlık vekâlet ücreti nasıl belirlenir?

Davadan feragat edilmesi durumunda Avukat ile müvekkili arasında aksine bir sözleşme yoksa Avukat tam ücrete hak kazanır. Maktu bir ücret kararlaştırılmış ise bu ücret derhal Avukata ödenir. Avukatlık ücreti yazılı bir ücret sözleşmesi ile yüzdelik olarak belirlenmişse feragat tarihindeki dava konusu malların rayiç değeri üzerinden vekil edenlerin hissesine düşen bedelin yüzdelik kısmı Avukata derhal ödenmelidir. Ayrıca davalılardan kendilerini vekille temsil ettirenler varsa bu kişiler lehine “davacılar aleyhine” karşı vekalet ücretine hükmedileceği ve davacıların ayrıca bu ücretlerden de sorumlu olduğu ayrıca bilinmelidir.

Tarafların Sulh Olması durumunda avukatlık ücreti nasıl belirlenir?

Tarafların sulh olması durumunda Avukat ile müvekkili arasında aksine bir sözleşme yoksa Avukat tam ücrete hak kazanır. Maktu bir ücret kararlaştırılmış ise bu ücret derhal Avukata ödenir. Yazılı olarak yüzdelik bir ücret kararlaştırılmış ise sulh olunan bedel üzerinden, sulh olunan bedel tespit edilemiyor veya muvazaa yapılıyor ise sulh tarihindeki dava konusu malların rayiç değeri üzerinden vekil edenlerin hissesine düşen bedelin yüzdelik kısmı Avukata derhal ödenmelidir.

Tarafların kısmi anlaşma yapması durumunda Avukatlık vekalet ücreti nasıl belirlenir?

Ortaklığın Giderilmesi davasında dava konusu taşınır veya taşınmazların bir kısmı için dava devam ederken sulh yapılması ve kalanlar açısından davaya devam edilmesi mümkün olabilmektedir. Bu tarz durumlarda yüzdelik ücret sözleşmesi yapan Avukatların sorun yaşadığına rastlamaktayız. Yazılı olarak bir yüzdelik Avukatlık ücret sözleşmesi yapıldığında aksine bir anlaşma yoksa kısmi sulh olunması halinde sulh olunan bedel üzerinden vekil edenin hissesine düşen miktarın belirli yüzdesi kadar Avukatlık ücreti derhal avukata ödenmelidir. Avukatlık ücret sözleşmesine bu hususların yazılması ihtilaf çıkmasını engeller. Aşağıda Word formatında örnek avukatlık ücret sözleşmesi paylaşacağız.

ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİ DAVASINDA AVUKAT NE KADAR PARA ALIR ÖRNEK OLAY

OLAY 1: Müvekkil M, Avukat A’nın ofisine gelerek babasından miras kalan bir tane arsa ve bir tane ev olduğunu, annesinin daha önceden vefat etmiş olduğunu, 4 kardeş olarak mirasçı olduklarını, miras kalan malların kullanımı ve tasarrufu konusunda kardeşleri ile anlaşamadığını, bu nedenle ortaklığın giderilmesi davası açarak miras kalan mallardaki hakkını almak istediğini ifade etmiştir.

Avukat A ile Müvekkil M yazılı bir Avukatlık Ücret Sözleşmesi yaparak dava harç ve masraflarının M tarafından ödeneceğini belirlemişlerdir. Avukatlık Ücreti ise davanın ve satış işlemlerinin sonunda M’nin hissesine düşecek olan bedelin yüzde 10’u olarak kararlaştırılmıştır.

Dava ve satış süreci tamamlanmış olup ihalede arsa ve ev toplamda 10.000.000 TL bedelle en yüksek teklifi veren kişiye ihale edilmiştir. Paraların paylaştırılması aşamasında M’nin hissesine yasal miras payı (1/4) oranında 10.000.000 * 0,25 = 2.500.000 TL düşmüştür.

M’nin Avukatı A’ya ödeyeceği avukatlık ücreti 2.500.000 * 0,10 = 250.000 TL olacaktır. Ayrıca satış memuru, mahkeme kararında belirtilen ilam vekalet ücretini ve satış vekalet ücretini hissedarların paylarına göre bölüştürüp onlara ödeyeceği bedelden kesinti yaparak Avukat A’nın hesabına gönderecektir. 2025 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre ilam vekalet ücreti 28.500 TL, satış vekalet ücreti 12.500 TL’dir (Bu tarife her yıl güncellenmektedir).

Sonuç olarak Avukat A, müvekkilinden  250.000 TL akdi vekalet ücreti, satış memurluğundan 28.500 TL ilam vekalet ücreti ve 12.500 TL satış vekalet ücreti olmak üzere toplamda 291.000 TL para alacaktır.

OLAY 2: Yukarıdaki aynı olay için Müvekkil M’nin Avukat A ile maktu bir ücret belirlediğini varsayalım.

Avukat A ile Müvekkil M yazılı bir Avukatlık Ücret Sözleşmesi yaparak dava harç ve masraflarının M tarafından ödeneceğini belirlemişlerdir. Avukatlık Ücretinin ise 80.000 TL olarak iki taksit halinde ödeneceğini kararlaştırmışlardır. M, belirlenen vadelerde Avukatlık ücretlerini A’ya ödemiştir.

Dava ve satış süreci tamamlanmış olup ihalede arsa ve ev toplamda 10.000.000 TL bedelle en yüksek teklifi veren kişiye ihale edilmiştir. Paraların paylaştırılması aşamasında M’nin hissesine yasal miras payı (1/4) oranında 10.000.000 * 0,25 = 2.500.000 TL düşmüştür.

M’nin Avukatı A’ya ödediği avukatlık ücreti 80.000 TL’dir. Ücret maktu olarak belirlendiği için M’nin hissesine düşen miras payından (2.500.000 TL den) ayrıca bir ücret alınmayacaktır. Bununla birlikte satış memuru, mahkeme kararında belirtilen ilam vekalet ücretini ve satış vekalet ücretini hissedarların paylarına göre bölüştürüp onlara ödeyeceği bedelden kesinti yaparak Avukat A’nın hesabına gönderecektir. 2025 yılı Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre ilam vekalet ücreti 28.500 TL, satış vekalet ücreti 12.500 TL’dir (Bu tarife her yıl güncellenmektedir).

Sonuç olarak Avukat A, müvekkilinden 80.000 TL akdi vekalet ücreti, satış memurluğundan 28.500 TL ilam vekalet ücreti ve 12.500 TL satış vekalet ücreti olmak üzere toplamda 121.000 TL para alacaktır.

ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİ DAVASINDA AVUKATLIK ÜCRET SÖZLEŞMESİ YAPILIRKEN AVUKATIN DİKKAT ETMESİ GEREKENLER

  • Sözleşme yazılı olmalıdır
  • Sözleşme hükümleri ihtilaf yaşanabilecek hususları net bir şekilde açıklamalı ve ayrıntılı olmalıdır (Örneğin sulh, feragat veya azil gibi durumlarda veya satış memurluğu aşamasında masrafların ödenmemesi durumunda sıkça sorun yaşanmaktadır)
  • Avukatlık Asgari Ücret tarifesindeki maktu ücretler için alt sınıra ve nispi ücretler için üst sınıra dikkat edilmelidir (Örneğin %25 lik üst sınır)
  • Yüzdelik sözleşme yapılıyorsa dava konusunun tamamı üzerinden değil müvekkillere isabet eden bedel üzerinden anlaşma yapılmalıdır
  • Hangi durumlarda ücrete hak kazanılacağı ve bu ücretin nasıl ve ne zaman ödeneceği açıkça belirtilmelidir (Örneğin; sulh halinde, sulh olunan bedel dikkate alınarak müvekkilin hissesine düşen bedelin yüzde …’sı, sözlü talep üzerine, derhal ödenir)

ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİ DAVASINDA AVUKATLIK ÜCRET SÖZLEŞMESİ YAPILIRKEN MÜVEKKİLİN DİKKAT ETMESİ GEREKENLER

  • Sözleşme yazılı olmalı ve bir örneği alınmalıdır
  • Sözleşme hükümleri ihtilaf yaşanabilecek hususları net bir şekilde açıklamalı ve ayrıntılı olmalıdır (Örneğin sulh, feragat veya azil gibi durumlarda sıkça sorun yaşanmaktadır)
  • Avukatlık ücretinin özellikle yüzdelik anlaşma yapıldığı hallerde işin kapsamına uygun olup olmadığı denetlenmeli ve ne kadarlık bir ücrete karşılık geldiği kabaca hesap edilmelidir (Davanın başında ücret önemli değil diyen kişilerin dava sonunda Avukatlık ücretini yüksek bulduğu durumlar olabilmektedir)
  • Yüzdelik sözleşme yapılıyorsa dava konusunun tamamı üzerinden değil hisseye isabet eden bedel üzerinden anlaşma yapılmalıdır
  • Avukatlık ücretine KDV, -duruşma farklı şehirdeyse- yol ücreti ve tevkil ücreti gibi ek ücret ve ödemelerin dahil olup olmadığı netleştirilmeli mümkünse bu husus sözleşmeye yazılmalıdır.
  • Hangi durumlarda ücrete hak kazanılacağı ve bu ücretin nasıl ve ne zaman ödeneceği açıkça belirtilmelidir (Örneğin; sulh halinde, sulh olunan bedel dikkate alınarak hisseye düşen bedelin yüzde …’sı, bir ay içerisinde nakit olarak ödenir)
  • Karşı tarafla sulh olma ihtimali varsa sulhun gerçekleşeceği zamana göre (Arabuluculuk aşamasında veya mahkemece nihai karar verilmeden önce dava aşamasında sulh olunması gibi) kademeli veya alternatifli bir Avukatlık ücreti belirlenmesi faydalı olacaktır.

ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİ (İZALEİ ŞUYU) AVUKATLIK VEKALET ÜCRETİ İCRA TAKİBİ İLE TAHSİL EDİLEBİLİR Mİ?

Ortaklığın giderilmesi (İzale-i Şüyu) davasındaki ilam vekalet ücreti ilamlı icra takibi ile tahsil edilemez. Bunun sebebi dava aşaması ile satış aşamasının bir bütün olarak kabul edilmesi ve yapılacak olan giderler ile bu giderlerin hissedarlardan payları oranında tahsil edilmesi sürecinin birbirinden ayrı olarak yürütülememesidir. Bu konuda pek fazla emsal Yargıtay kararı bulunmamakla birlikte ilk derece mahkemelerinin kararlarına emsal aldıkları ve bu konuda en bilinen kararı aşağıda paylaşmaktayız.

Yargıtay 12. H.D. 22.2.1977 Tarih, 1436 Esas ve 1874 Karar sayılı kararında: “Ortaklığın giderilmesi davasının diğer dava türlerinden ayrı, kendisine has özellikleri vardır. Taraflar aslında hem davacı hem de davalı durumundadırlar. Çünkü verilen karardan her iki taraf da yararlanır. Bu itibarla, dava giderleri ile HUMK’nun 423. maddesi gereği yargılama giderlerinden sayılan avukatlık ücretinden dolayı davalı ve davacı ayırt edilmeksizin, iki tarafın da sorumlu tutulması zorunludur. Hakim, satış için bir memur tayin eder. Bu memurun icra memuru olması şart değildir. Kanun, seçimi tamamen hakimin takdirine bırakmıştır. Bu memur, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 571’inci maddesi uyarınca satışı, İİK’na göre yapar. Satışa ait şikayet ve itirazlar dava esnasında hükümle birlikte sonuçlanmadığı cihetle, yine sulh hakimi tarafından incelenir ve karara bağlanır. O halde, yargılama safhası ile satış safhası kül teşkil eder ve yek diğerinden ayrılamaz. Bu itibarla, yargılama giderleri ile infaz safhasında yapılmış satışa ilişkin giderlerin bir bütün olarak ele alınması zorunludur. Bu nedenle, dava sırasında yapılan giderler, satışla alakalı giderler, avukatlık ücreti, harç ve damga vergisinin payları oranında paydaşlara yükletilmesi yoluna gidilir. Bunları yapılaştırma konusunda tarafların davacı veya davalı sıfatlarını taşımaları etkili değildir. Tüm giderler ve avukatlık ücreti payları oranında taksim edildikten ve paya düşen satış bedelinden tenzil edildikten sonra kalanı paydaşlara ödenmekle ortaklığın giderilmesi davası sonuca ulaşmış olur. Bu nedenledir ki, ortaklığın giderilmesi davasına ait hükümde yazılı avukatlık ücreti ve yargılama giderleri müstakil icra takibinin konusunu teşkil edemez.” Denilmektedir.

Peki müvekkiller satış memurluğu aşamasındaki masrafları karşılamaz ve davayı sürüncemede bırakırsa yüzdelik olarak belirlenen akdi vekalet ücreti ile ilam vekalet ücreti ne olacaktır? Bu konuda mevzuatta açık bir düzenleme yok ancak tarafların kendi arasında yapacağı avukatlık ücret sözleşmesinde bu duruma ilişkin bir çözüm üretmesi de mümkün.

ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİ (İZALEİ ŞÜYU) DAVASINDA AVUKATLIK ÜCRETİNİ KİM ÖDER?

Dava kesinleşmiş ve paylaşım tamamlanmışsa

Ortaklığın Giderilmesi davasında olağan süreç tamamlanmışsa yani davada karar verilmiş, karar kesinleşmiş, satış memurluğu süreci başlamış, ihale tamamlanmış ve paraların paylaştırılmasıyla süreç sona ermişse bu durumda davayı takip eden avukat ya da avukatların hak kazandığı 3 adet vekalet ücreti bulunur: Akdi vekalet ücreti, ilam vekalet ücreti ve satış vekalet ücreti.

Akdi vekalet ücretini özel avukat tutan kişiler öder. Bu ücreti ne zaman ve nasıl ödeyeceği tarafların kendi arasında yaptığı sözleşmeye bağlıdır. Sözleşme yoksa karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hareket edilir.

İlam vekalet ücreti ve satış vekalet ücretini ise tüm hissedarlar payları oranında öder. Hissedarların payları oranında ödeyeceği bu bedel satış memuru tarafından hesap edilip hissedarların payından kesilir ve doğrudan ilgili avukata ödenir. Bu nedenle hissedarların özel olarak yapması gereken bir şey yoktur.

Ortaklığın Giderilmesi davasında davadan feragat edilmişse vekalet ücreti

Ortaklığın Giderilmesi davasında davadan feragat edildiğinde davacı, kendi avukatına akdi vekalet ücretini ödemelidir. Bununla birlikte davalılardan kendisini vekille temsil ettirenler varsa bu kişiler lehine -davacı aleyhine- ilam vekalet ücreti hükmedilecektir. Feragat eden davacı bu karşı vekalet ücretlerini de ödemek zorundadır.

Benzer bir olaya ilişkin Yargıtay 3. H.D. 21.02.2022 tarih, 2021/9048 Esas ve 2022/1286 Karar sayılı kararında: “Davacının takip ettiği ve vekalet ücretine konu olan dava dosyalarının incelenmesinde, davacı vekilin azledilmediği, davalının dava dosyalarına ve icra dosyasına dilekçe vererek feragat ettiği anlaşılmaktadır. O halde mahkemece, yukarıda yer alan açıklamalara göre Avukatlık Kanunun 164/4. maddesi ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre değerlendirme yapılarak akdi ve karşı yan vekalet ücreti hesaplanarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olduğundan Adalet Bakanlığı’nın bu yöne ilişen kanun yararına bozma talebinin kabulü gerekir.” Denilmiştir.

Burada karşı vekalet ücreti açısından Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 6. Maddesini hatırlatmakta fayda vardır; “Anlaşmazlık, feragat nedeniyle ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar giderilirse, bu Tarife hükümleriyle belirlenen ücretlerin yarısına, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra giderilirse tamamına hükmolunur”

Ortaklığın Giderilmesi Davasında sulh olunmuşsa vekalet ücreti

Ortaklığın giderilmesi davası devam ederken taraflar kısmen veya tamamen sulh olabilirler. Dava konusunun tamamı üzerinde sulh olunması durumunda genellikle yargılama gideri ve vekalet ücretleri sulh anlaşmasına eklenmektedir.  Sulh anlaşmasına dahil edilmemiş ve ücrette ihtilaf çıkmışsa ücret yargı makamlarınca belirlenecektir. Bu tarz durumlarda akdi vekalet ücreti açısından yalnız müvekkil sorumludur ancak karşı vekalet ücreti açısından müvekkil ile birlikte sulh olan diğer taraflar da müteselsil olarak sorumludur (Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu tarafından 05.10.2018 tarihinde 2017/6 esas 2018/9 karar sayılı ilam). Bu kapsamda sulh öncesinde taraf vekillerine ödenecek akdi vekalet ücreti ve karşı vekalet ücretinin nasıl ve kim tarafından ödeneceği açıkça belirlenmelidir.

Kısmen sulh olunması durumunda yüzdelik ücret sözleşmesi yapılmışsa sulh olunan bedele göre Avukata akdi vekalet ücreti ödenmelidir. Kalan kısım içinse dava sonunda tekrar değerlendirme yapılmalıdır. Kısmen sulh olunması durumunda dava devam ettiği için aksine bir sözleşme yoksa ilam vekalet ücreti ve satış vekalet ücreti taraflarca avukata ödenmez, satış sonrasında satış memuru tarafından avukatların hesabına gönderilir.

Burada özellikle vurgulamamız gereken bir husus da tarafların Sulh olması durumunda mahkemeye sulh nedeniyle “davadan feragat” dilekçesi sunmaları durumunda istenmeyen sonuçların ortaya çıkma durumudur. Buradaki feragat kelimesi hukuken sıkıntılıdır. Taraflar sulh olmuşsa mahkemeden sulh sözleşmesine göre karar verilmesini istemeleri gerekir veya “karar verilmesine yer olmadığı kararı” verilmesini istemelidirler. “Sulh nedeniyle feragat” kavramı davacıların başına dert olabilir. Mahkeme feragat kelimesi geçtiği için davanın reddine ve -kararlaştırılanın aksine- yargılama giderleri ile vekalet ücretlerinin davacılar üzerinde bırakılmasına karar verebilir.

ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİ (İZALEİ ŞUYU) DAVASINDA SULH OLUNMASI VE TARAFLARIN HARİCEN ANLAŞMASI DURUMUNDA AVUKATLIK ÜCRETİNDEN SORUMLULUK

Bazı durumlarda dava devam ederken taraflar haricen sulh olmakta ancak avukatlık ücretinin ödenmesi konusunda ihtilaf yaşamaktadırlar. Bu tarz durumlarda eğer sulh olunmuş ve ücretteki ihtilaf nedeniyle avukat saf dışı bırakılarak dava süreci sonlandırılmış ise bu durumda ücrete ilişkin açılacak davada avukat ile müvekkili arasındaki akdi vekalet ücretinin aradaki sözleşmeye göre avukata ödenmesine karar verilecektir. Burada sözleşme varsa sözleşme hükümlerine göre, sözleşme yoksa Avukatlık Asgari Ücret Tarifesindeki maktu ücrete göre bir ücret takdir edilir. Akdi vekalet ücretinden sulh olan karşı taraf müteselsil olarak sorumlu değildir. Yalnızca müvekkil sorumludur.

Bununla birlikte karşı vekalet ücreti olarak bilinen ilam vekalet ücretinden hem müvekkil hem de sulh olan diğer taraf müteselsil olarak alacağın tamamından sorumludur. Avukatlık Kanununun 165. maddesinde yer alan ücret dolasıyla müteselsil sorumluluk hallerinden olan sulh veya her ne suretle olursa olsun taraflar arasında anlaşma ile sonuçlanan ve takipsiz bırakılan işlerde karşı tarafın avukatı lehine her iki tarafın müteselsil olarak ödenmesinden sorumlu olacağı avukatlık ücreti kapsamına avukat ile iş sahibi arasında yapılan ücret sözleşmesine göre avukata ödenmesi gereken akdi vekalet ücretinin girip girmediği hususu Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu tarafından 05.10.2018 tarihinde 2017/6 esas 2018/9 karar sayılı ilamla açıklığa kavuşmuştur. İlgili karara göre:

“Avukatlık bir kamu hizmeti olmakla birlikte ücret karşılığında müvekkiline hukuksal yardım hizmeti sunan avukat ile iş sahibi/müvekkili arasındaki ilişki bir özel hukuk ilişkisidir. Özel hukukta, bir borç ilişkisinden doğan alacak hakkı da nisbi hak niteliğindedir. Böyle olunca alacak hakkı ancak o borç ilişkisi nedeniyle borçlu olan kişi ya da kişilere karşı ileri sürülebilir, yargısal kararlarda ve doktrinde borç ilişkilerinin nisbiliği ilkesi denilen bu ilke uyarınca sözleşmeler kural olarak yalnızca sözleşmenin tarafları bakımından hüküm ve sonuç doğururlar. Akdi vekalet ücretinin iş sahibi ile hasmın müteselsil sorumluluğu kapsamında bulunduğunun kabul edilmesi hukuk güvenliği ilkesini zedeleyecektir.

Hal böyle olunca, Avukatlık Kanunu'nun 165. maddesinde düzenlenen "ücret dolasıyla müteselsil sorumluluk" hallerinden olan "sulh veya her ne suretle olursa olsun taraflar arasında anlaşmayla sonuçlanan ve takipsiz bırakılan işlerde" karşı tarafın avukatı lehine her iki tarafın müteselsil olarak ödenmesinden sorumlu olacağı avukatlık ücreti kapsamına avukat ile iş sahibi arasında yapılan ücret sözleşmesine göre avukata ödenmesi gereken "akdi vekalet ücretinin" dahil olmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır." Denilmektedir.

ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİ DAVASINDAN FERAGAT HALİNDE KARŞI VEKALET ÜCRETİNDEN (İLAM VEKALET ÜCRETİ) SORUMLULUK

HMK 323/1-ğ maddesine göre ilam vekalet ücreti diğer adıyla karşı vekalet ücreti yargılama giderlerinden sayılmıştır. Davadan feragat sonrasında ilam vekalet ücreti ve yargılama giderlerinden sorumluluk ise HMK 312/1 maddesinde şu şekilde düzenlenmiştir: “Feragat veya kabul beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir”

Bu kapsamda feragat doğrultusunda verilen mahkeme kararında davacı vekili lehine ilam vekalet ücretine hükmedilmez. Aynı zamanda satış aşamasına geçilmediği için satış vekalet ücreti de çıkmaz. Ancak davada davalılardan kendisini vekille temsil ettirenler varsa davalı vekilleri lehine -davacı/davacılar aleyhine- ilam vekalet ücretine hükmedilir. Feragat nedeniyle hükmedilen bu ilam vekalet ücretlerinden tüm hissedarlar sorumlu olmazlar yalnızca davadan feragat eden davacılar sorumlu olur.

Yargıtay 14. H.D. 21.02.2019 tarih, 2016/4490 Esas ve 2019/1564 Karar sayılı kararında: “Davacı ve vekili, yargılamanın 02.02.2016 tarihli celsesinde davadan feragat ettiklerini beyan etmiş, davalılar ve vekilleri bu celseye katılmamışlardır. “Mahkemece, davanın feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir. Somut olayda, 6100 Sayılı HMK’nin 330. maddesi uyarınca davayı vekil ile takip eden davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerekmektedir. Söz konusu davada, davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden lehine vekalet ücreti takdiri gerekirken vekalet ücretine hükmedilmemesi doğru görülmemiş ise de, bu husus kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 1086 sayılı HUMK’nun 438/7 maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin vekalet ücreti yönünden düzelterek onanma talebinin kabulü ile davalı ...’in davayı vekille takip etmesi sebebiyle hüküm sonucuna yeni bir bent olarak "5-Davalı ... kendisini vekille temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 1.500,00TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine" ibaresinin eklenmesine, hükmün DÜZELTİLMİŞ ve DEĞİŞTİRİLMİŞ bu şekli ile ONANMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 21.02.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.” Denilmiştir.

Burada Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 6. Maddesini hatırlatmakta fayda vardır; “Anlaşmazlık, feragat nedeniyle ön inceleme tutanağı imzalanıncaya kadar giderilirse, bu Tarife hükümleriyle belirlenen ücretlerin yarısına, ön inceleme tutanağı imzalandıktan sonra giderilirse tamamına hükmolunur”

AVUKATIN AZLEDİLMESİ DURUMUNDA AKDİ VEKALET ÜCRETİ İLE İLAM VEKALET ÜCRETİ (KARŞI VEKALET ÜCRETİ)

Ortaklığın Giderilmesi dava sürecinde Avukatın azledilmesi halinde ilgili Avukatın Avukatlık ücretine hak kazanıp kazanamayacağı kapsamlı ve ayrıntılı bir konu olduğu için aslında ayrı bir yazının konusudur. Ancak genel olarak konuya değinmekte fayda var. Özel Avukat tutan hissedar, ortaklığın giderilmesi davası devam ederken bazen Avukatını azletmektedir. Bu davalar için sıkça karşılaştığımız azil nedenlerine örnek vermek gerekirse: Davacıların diğer hissedarlarla anlaşıp avukata ücret ödemek istememesi, Avukatın davayı düzgün takip etmemesi, duruşmalara veya keşfe katılmaması, Avukatın telefonlara cevap vermemesi ve iletişim zayıflığı vb. durumlar en sık karşılaştığımız azil gerekçeleridir.

Vekil edenler bu ve benzeri durumlarda iyice düşünüp taşınmadan Avukatını azletmekte ve hiçbir şekilde Avukatlık ücreti ödemeyeceklerini düşünmektedirler. Halbuki Avukatlık Kanunu 174. Maddesi uyarınca ortaklığın giderilmesi davasında haksız azil söz konusu ise Avukat hem akdi vekalet ücretine hem de ilam vekalet ücretine (karşı vekalet ücretine) hak kazanmaktadır (Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 09.04.2025 Tarih, 2024/666 Esas ve 2025/224 Karar sayılı kararı).

Benzer bir konuya ilişkin Yargıtay 13. Hukuk Dairesinin 01.12.2015 Tarih, 2014/40470 Esas ve 2015/34951 Karar sayılı kararında:

“dava, haksız azil nedeniyle vekalet ücretinin tahsili amacıyla davacı tarafından başlatılan...İcra Müdürlüğü’ne ait ...Esas sayılı icra takip dosyasına vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup; davacı davalının kendisini haksız olarak azlettiğinden bahisle aralarında akdedilen yazılı ücret sözleşmesine göre hesaplanacak olan vekalet ücreti ve ... Sulh Hukuk Mahkemesi’nin...s sayılı dosyasında hükmedilen karşı yan vekalet ücretinin tahsili amacıyla başlattığı takibe itirazın iptali istemi ile eldeki davayı açmıştır

Avukatlık Kanunu’nun, 174. maddesinde, “Avukatın azli halinde ücretin tamamı verilir. Şu kadar ki, avukat kusur veya ihmalinden dolayı azledilmiş ise ücretin ödenmesi gerekmez” hükmü mevcut olup, bu hükme göre azil işleminin haklı nedene dayandığının kanıtlanması halinde müvekkil avukata vekalet ücreti ödemekle yükümlü değildir. Dairemizin kökleşmiş içtihatlarına göre haklı azil halinde ancak azil tarihi itibariyle sonuçlanıp, kesinleşen işlerden dolayı vekalet ücreti talep edilebilir. Buna karşılık haksız azil halinde ise avukat, hangi aşamada olursa olsun, üstlendiği işin tüm vekalet ücretini talep etme hakkına sahiptir.

Bu açıklamalardan sonra dava konusu olaya bakılacak olursa; taraflar arasında 05.02.2008 tarihinde vekalet sözleşmesinin imzalandığı, 04.02.2008 tarihinde vekalet verildiği, bunun üzerine davalıya vekaleten davacı vekili sıfatıyla ...Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2008/1192 Esas sayılı dosyasına konu ortaklığın giderilmesi davası açıldığı, 18.02.2010 tarihinde söz konusu dosyada davanın kabulüne karar verildiği, vekalet ilişkisinin ise 16.04.2010 tarihinde azille sona erdiği anlaşılmaktadır....Sulh Hukuk Mahkemesi’nin ... Esas sayılı ortaklığın giderilmesi davasına ilişkin, dosya içerisinde mevcut bulunan duruşma tutanakları incelendiğinde, davacının tüm duruşmalara katıldığı ve 18.02.2010 tarihli duruşmada davanın kabulüne karar verildiği görülmüştür. Esasen, davalının cevap dilekçesinde yer alan beyanlarına göre de, davacının davayı sonuna kadar takip ederek emek sarf ettiği taraflar arasında uyuşmazlık konusu değildir. Davalı her ne kadar soyut beyanlarla, davacının dosya hakkında bilgi sunmaktan ve telefonlara cevap vermekten kaçınması, agresif tavırlar sergilemesi sonucu davacıyı haklı olarak azlettiğini savunmuş ise de dosya kapsamı itibariyle bu husus yasal delillerle ispat edilememiştir. Hal böyle olunca davacının haksız olarak azledildiğinin kabulü gerekir. Bu durumda haksız azil nedeniyle davacının vekalet ücreti alacağı muaccel hale gelmiştir. Taraflar arasında imzalanmış olan 05.02.2008 tarihli avukatlık ücret sözleşmesinin ücrete ilişkin 2.maddesinde; “Avukata bu işten ötürü izale-i şüyu davasına konu edilen ilgili gayrimenkulün satış bedelinin %15’i oranında vekalet ücreti, dava sonunda peşin olarak ödenmek üzere taraflarca kararlaştırılmıştır...” şeklinde düzenleme yapıldığı anlaşılmıştır. Hal böyle olunca, az önce sözü edilen sözleşmenin 2. maddesi gereği, davacının, taşınmazın belirlenecek olan satış değeri üzerinden hesaplanacak akdi vekalet ücretine ve ...Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından davalı lehine hükmedilen karşı yan vekalet ücretine hak kazanacağı gözetilerek karar verilmesi gerekirken, davanın reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.” Denilmiştir.

ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİ DAVASI İÇİN AVUKATLIK ÜCRET SÖZLEŞMESİ ÖRNEĞİ

Ortaklığın Giderilmesi Davası Avukatlık Ücret Sözleşmesi Örneği WORD/PDF hazırlarken her somut olay için ayrıca değerlendirme yapılması gerektiği unutulmamalıdır. İzale-i Şuyu Davası Avukatlık Ücret Sözleşmesi Örneği WORD olarak indirmek için tıklayınız. avukatlik_ucret_sozlesmesi_ornegi_-ortakligin_giderilmesi-maktu-vadeli_82412.docx

Avukatlık Ücret Sözleşmesi örneği -Ortaklığın Giderilmesi-maktu-vadeli

ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİ DAVASINDA YÜZDELİK AVUKATLIK SÖZLEŞMESİ ÖRNEĞİ

Ortaklığın Giderilmesi Davası Yüzdeli Avukatlık Ücret Sözleşmesi Örneği WORD/PDF hazırlarken her somut olay için ayrıca değerlendirme yapılması gerektiği unutulmamalıdır. İzale-i Şuyu Davası Yüzdelik Avukatlık Ücret Sözleşmesi Örneği WORD olarak indirmek için tıklayınız. avukatlik_ucret_sozlesmesi_ornegi-ortakligin_giderilmesi-yuzdelik_74817.docx

Avukatlık Ücret Sözleşmesi Örneği-Ortaklığın Giderilmesi-yüzdelik

SIKÇA SORULAN SORULAR

Ortaklığın Giderilmesi davasında vekalet ücreti (Özel Avukatlık Ücreti) maktu mu nispi mi?

İzale-i şüyu davasında vekalet ücreti bir diğer adıyla akdi vekalet ücreti (özel avukat ücreti) maktu olarak veya nispi olarak belirlenebilir. Ancak hissedara düşen miktarın belirli bir oranında nispi olarak yüzdelik bir ücret sözleşmesi yapılacaksa bunun yazılı şekilde yapılması önemlidir. Aksi takdirde ücrette ihtilaf çıkarsa ve sözleşme ispat edilemezse maktu ücrete hükmedilir.

Ortaklığın giderilmesi davasında karşı vekalet ücreti (ilam vekalet ücreti) maktu mu nispi mi?

Ortaklığın giderilmesi davasında ilam vekalet ücreti bir diğer adıyla karşı vekalet ücreti maktu olarak belirlenmektedir.

Ortaklığın Giderilmesi (İzalei Şüyu) Davasında Avukat yüzde kaç alır?

Avukatlık Kanunu 164/2 maddesinde: Yüzde yirmi beşi aşmamak üzere, dava veya hükmolunacak şeyin değeri yahut paranın belli bir yüzdesi avukatlık ücreti olarak kararlaştırılabilir.” Denilmektedir. Bu doğrultuda davanın kapsamı, avukatın bu işe ayıracağı emek ve mesaisi dikkate alınarak bir yüzde belirlenir. Bu oran yasada belirlenen sınırlara göre Avukatın kendisi tarafından belirlendiğinden dolayı her avukat için ve her dava için farklıdır. Bu nedenle genel bir yüzde oranı vermek doğru değildir, sadece yüzde 25 oranının aşılamayacağını ifade etmek gerekir.

Avukatlık ücreti karşı taraftan geri alınır mı? Ne zaman geri alınır?

Ortaklığın Giderilmesi Davasında özel Avukatlık ücreti dediğimiz akdi vekalet ücreti karşı taraftan alınamaz. Bu ücretten özel avukat tutan kişiler sorumludur. Karşı vekalet ücreti ve satış vekalet ücretinden ise tüm hissedarlar hisseleri oranında sorumludur. Bu ücretler satış sonrasında satış memuru tarafından hissedarların payından kesilerek ilgili avukata ödenir. Avukatlık Kanunu 164/5 maddesi uyarınca taraf lehine hükmedilen ilam vekalet ücreti (karşı vekalet ücreti) Avukata ait olduğu için bu dava açısından Avukatlık ücretinin geri alınması gibi bir durum söz konusu değildir.

Ortaklığın Giderilmesi Davasında davacı feragat ederse ne olur?

Ortaklığın giderilmesi bir diğer adıyla izale-i şüyu davasında davacının feragat etmesi tek başına davayı sonlandırmaz. Bu dava kendine has özellikleri olan bir davadır. Bu kapsamda davacı davasından feragat ettiğinde hakim diğer hissedarlara davaya devam edip etmeyeceklerini sormak zorundadır. Diğer hissedarlardan davaya devam etmek isteyen olursa davacı davasından feragat etse de davaya devam edilir.

Diğer hissedarlar da davaya devam etmek istemezse o zaman davanın feragat nedeniyle reddine karar verilir. Feragatin bir hukuki sonucu olarak yargılama giderleri ve ilam vekalet ücreti davacı üzerinde bırakılır.

Ortaklığın Giderilmesi davasında karşı vekalet ücreti çıkar mı?

Ortaklığın giderilmesi davasında kendisini vekille temsil ettiren taraf lehine karşı vekalet ücreti yani ilam vekalet ücreti çıkar. Burada diğer davalardan farklı olarak hem davacı lehine hem davalı lehine ilam vekalet ücretine hükmedilir. Dava ve satış sonrasında da satış memuru tarafından hissedarların payı oranında kesinti yapılmak suretiyle ilgili avukatlara ödenir.

Ortaklığın Giderilmesi (İzalei Şüyu) Davası Avukatlık Vekalet Ücreti Nasıl Tahsil Edilir?

Ortaklığın Giderilmesi Avukatlık akdi vekalet ücreti yani taraflar arasındaki sözleşmeye göre belirlenen özel avukatlık ücreti, tahakkuk etmesine rağmen müvekkil tarafından ödenmemişse icra takibi ile tahsil edilmesi mümkündür. Ancak Mahkeme kararı ile hükmedilen ve yargılama giderlerinden sayılan ilam vekalet ücreti ayrı bir icra takibi ile tahsil edilemez (Yargıtay 12. H.D. 22.2.1977 Tarih, 1436 Esas ve 1874 Karar sayılı kararı). Bu durum ortaklığın giderilmesi davasına has bir durumdur. Dava aşaması ile satış memurluğu aşamasının bir bütün olarak kabul edilmesinden kaynaklanmaktadır.

Ortaklığın Giderilmesi Davasında Avukat Ne Kadar Para alır?

Bu soru genellikle vekil eden kişilerin kendi Avukatlarına ödeyecekleri akdi vekalet ücretine ilişkin sorulmaktadır. Yukarıda da açıklandığı üzere bunun için sabit bir avukatlık ücreti yoktur. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesindeki sınırlara göre Avukat tarafından kendi emek ve mesaisine göre takdir edilir. Maktu ve sabit bir ücret belirlenebileceği gibi dava sonunda müvekkilinin hissesine düşen bedelin yüzdelik bir kısmı olarak da belirlenebilir.

Ortaklığın Giderilmesi (İzalei Şüyu) Davasında Avukatla müvekkil arasında sözleşme yoksa ücret nasıl belirlenir?

Ortaklığın giderilmesi davası değeri para ile ölçülemeyen davalardan kabul edildiği için avukatlık ücret sözleşmesi yoksa ve ücret konusunda ihtilaf çıkarsa bu durumda ücret, karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin İkinci Kısım, Birinci Bölümünde “Ortaklığın Giderilmesi ve taksim davaları ücreti” satırındaki maktu ücrete göre belirlenir.

Ortaklığın Giderilmesi (İzalei Şüyu) Davası Değeri Para İle ölçülemeyen dava mıdır?

Yargı kararlarına göre izale-i şüyu davası değeri para ile ölçülemeyen dava olarak kabul edilmektedir.

Ortaklığın giderilmesi davasında vekalet ücreti tahsili için kesinleşmesi gerekir mi?

Ortaklığın giderilmesi davası taşınır veya taşınmaz malın aynına ilişkin bir dava olduğu için kesinleşmeden infaz edilmesi mümkün değildir. Bu kapsamda yargılama giderlerinden olan vekalet ücretinin tahsili için de kararın kesinleşmesi gerekir. Ancak akdi vekalet ücreti için taraflar kendi arasında farklı bir sözleşme yapabilir.

İzaleyi Şüyu davasında avukatlık ücretini kim öder?

İzale-i şüyu davasında bir akdi vekalet ücreti bir de yargılama gideri kapsamındaki ilam vekalet ücreti ile satış vekalet ücreti vardır. Özel Avukat tutan hissedarlar bu avukatın akdi vekalet ücretini kendileri karşılamak zorundadır. Avukata ödenen bu ücret diğer hissedarlardan tahsil edilmez.

Bunun haricinde yargılama gideri olan ilam vekalet ücreti ve satış vekalet ücreti dava sonunda ve satış sonunda tahakkuk eder ve satış memuru tarafından resen dikkate alınarak hissedarların payı oranında hissedarlardan kesinti yapılır ve ilgili avukata ödenir. Sonuç olarak özel avukatlık ücretini özel avukat tutan hissedarlar öderken, ilam vekalet ücreti ve satış vekalet ücreti şeklindeki avukatlık ücretlerini tüm hissedarlar hisseleri oranında öder.

SAMSUN MİRAS AVUKATI İLETİŞİM

Samsun bölgesi (Vezirköprü, Havza, Kavak, Ladik, Bafra, Çarşamba, Terme, Alaçam, Atakum, İlkadımCanik.......başta olmak üzere Türkiye genelinde avukatlık ve danışmanlık hizmeti vermekteyiz. Bu kapsamda Samsun Miras Avukatı hizmeti almak için bizi arayabilir, Whatsapp üzerinden mesaj atabilir veya Avukata Sor bölümünden bizimle iletişime geçebilirsiniz.

 

İLGİLİ YAZILAR

♦ Ortaklığın Giderilmesi (İzale-i Şüyu) Davası

♦ Ortaklığın Giderilmesi (İzale-i Şüyu) Satış Memurluğu Süreci